Mikroservis mimarileri; esneklik, bağımsız geliştirme ve yüksek ölçeklenebilirlik gibi önemli avantajlar sunar. Ancak doğru planlama ve standartlar olmadan uygulandığında, modern uygulama geliştirme süreçlerini kolaylaştırmak yerine daha zor yönetilen bir yapıya dönüşebilir. Mikroservis yönetiminde sık yapılan hatalar, işletmelerde performans problemleri, güvenlik açıkları ve artan operasyon yükü gibi olumsuz etkiler yaratabilir.
1. Merkezi Yönetim Standartlarının Oluşturulmaması
Birçok kurum mikroservisleri devreye alırken erişim politikaları, yapılandırmalar, loglama yöntemleri ve güvenlik kurallarını ekiplerin inisiyatifine bırakıyor. Bu durum zamanla her servisin farklı bir yönetim yaklaşımıyla çalışmasına, dolayısıyla tutarsızlığa ve yönetim karmaşasına neden oluyor. Standart olmayan politikalar, hem güvenlik risklerini artırıyor hem de büyük sistemlerde sorunların tespit edilmesini zorlaştırıyor.
Çözüm:
- Mikroservisler için ortak bir yönetim ve politika seti belirlemek
- Loglama, izleme, RBAC ve ağ güvenliği yapılarını merkezi bir modelde toplamak
- Açık kaynak araçlarla politika ve konfigürasyon uygulamalarını otomatikleştirmek
- Sürüm ve yapılandırmaları pipeline süreçleriyle standartlaştırmak
2. Kubernetes’in Sadece Kurulum Olarak Görülmesi
Kubernetes çoğu zaman “kuruldu bitti” şeklinde algılansa da, asıl zorluk kurulumdan sonra başlar. Düzenli bakım yapılmadığında kümeler kararsız hâle gelir; güncellemelerin gecikmesi, nod sağlığının bozulması, güvenlik yamalarının uygulanmaması gibi durumlar üretim ortamında ciddi sorunlar doğurabilir. Bu yaklaşım hem operasyon yükünü artırır hem de sistemin güvenilirliğini azaltır.
Çözüm:
- Kümeler için uçtan uca operasyon ve bakım modeli oluşturmak
- İşletim sistemi güncellemelerini ve yama güncellemeleri düzenli olarak takip etmek
- Ağ politikaları ve izinleri tüm ortamlarda tutarlı şekilde uygulamak
3. İzleme, Loglama ve Gözlemlenebilirliğin İhmal Edilmesi
Gözlemlenebilirlik mikroservis mimarisinin temel bileşenlerinden biridir. İzleme ve loglama geri planda bırakıldığında servisler arasındaki ilişkiler görünmez hâle gelir, performans sorunlarının kök nedenine ulaşmak zorlaşır. Bu da ekiplerin yanlış tahminlerle çözüm aramasına ve müdahalelerin gecikmesine yol açabilir. Üretim ortamlarında kesintiler yaşanması en yaygın durumlardan biridir.
Çözüm:
- Metrik, log ve iz verilerini merkezi platformlarda birleştirmek
- Zabbix, Prometheus, Grafana ve OpenTelemetry gibi açık kaynak araçlarla görünürlük sağlamak
- Kritik metrikler için doğru eşiklerle alarm mekanizmaları kurmak
- Servis bağımlılıklarını gösteren dağıtık izleme modelleri kullanmak
4. Güvenlik Politikalarının Mikroservis Düzeyinde Tanımlanmaması
Mikroservis yapılarında güvenlik sadece dış sınırda ele alınamaz. Servisler arası trafiğin kontrolsüz bırakılması, eksik RBAC tanımları veya güncellenmeyen kimlik doğrulama mekanizmaları zamanla büyük güvenlik açıklarına dönüşebilir. Bu durum uyumluluk sorunlarına, veri sızıntılarına ve servis kesintilerine kadar uzanan ciddi riskler doğurabilir.
Çözüm:
- Genel sistem bileşenleri ve kullanıcı servisleri için tutarlı RBAC modeli oluşturmak
- Servisler arası iletişimi yöneten ağ politikalarını düzenli olarak güncellemek
- Kimlik ve erişim yönetimini merkezi bir yapıda toplamak
- Güvenlik kurallarının otomatik ve ortam bağımsız uygulanmasını sağlamak
- Veri merkezi, Kubernetes kümesi, konteyner ve kaynak kod güvenlik zincirini sağlamak amacıyla güvenlik sıkılaştırmalarını sağlamak
- Siber saldırı alanını azaltmak amacıyla Kubernetes platform, konteyner ve kaynak kod analizlerini düzenli olarak yapmak
5. Altyapı Bağımlılıklarının Doğru Yönetilmemesi
Konteynerlerin sağladığı taşınabilirlik yanlış yapılandırmalarla kaybolabilir. Çok büyük imajlar, güncel olmayan bağımlılıklar, ortamdan bağımsız olmayan yapılandırmalar gibi hatalar uygulamaları belirli altyapılara bağımlı hâle getirir. Bu durum hem esnekliği azaltır hem de farklı ortamlara geçiş maliyetini artırarak uzun vadede mimariyi sürdürülemez kılar.
Çözüm:
- Hafif ve standartlaştırılmış imajlar kullanmak
- Uygulamanın oluşturma (build) ve dağıtıma alma (deployment) süreçlerini ortamdan bağımsız hâle getirmek
- Güvenlik taramaları ile imajları düzenli olarak güncellemek
- IaC ve otomasyon araçlarıyla tekrarlanabilir altyapı modelleri oluşturmak
Zaman, Kaynak veya Tecrübe Sınırlıysa
Mikroservis mimarileri modern uygulama geliştirme süreçlerinde önemli avantajlar sağlıyor; ancak bu yapının sağlıklı şekilde işletilebilmesi düzenli bakım, doğru planlama ve belirli bir operasyonel uzmanlık gerektiriyor. Zaman, kaynak veya tecrübe açısından sınırlı ekiplerde bu süreci uçtan uca yönetmek her zaman kolay olmayabilir. Bu noktada Profelis’in CNCF tarafından uluslararası geçerli Kubernetes sertifikalı ve sahada deneyimli ekibinden alacağınız danışmanlık ve operasyonel destekle, mikroservis mimarinizi daha güvenli, öngörülebilir ve sürdürülebilir bir yapıya dönüştürebilirsiniz.
Detaylı bilgi için: https://profelis.com.tr/mikroservis-mimari-danismanligi
